Çayın ‘‘dem’’ hali ...
Dünya telaşesine ‘‘Beş dakikalık sıcak bir mola...’’ diyerek, samimiyetin, içtenliğin ve doyumsuz sohbetlerin davetiyesidir demlenmiş çay kokusu...
Kimi zaman hüzünlendiren, kimi zaman güldüren ama hep biraraya getiren kavuşmaların ev sahibidir çay...
Madem ki çay bu kadar hayatımızda, madem ki dünümüze ve yarınlarımıza hoş bir seda bırakıyor, damaklarımızda da doyumsuz bir lezzet katmasını istemez miyiz ?
Haydi! Hep birlikte çay demlemeye !
Çay demlerken dikkat etmemiz gereken en önemli hususlardan biri, kullanacağımız çayın saklama koşullarıdır. Çayı sıcak ve nemli ortamlardan uzak tutarak, güneş almayan yerde, kapalı kapta saklamalıyız. Bu şekilde muhafaza ettiğimiz çayın raf ömrünün 2 seneyi geçmeyeceğini unutmayalım.
Bekletilmiş ya da daha önceden kaynatılmış-soğutulmuş suyun daha az oksijen barındırıyor olması çayın aromasını bozacağından, çay demlerken kullanacağımız suyun taze olmasına dikkat edelim.
Çayın aromasını tam olarak vermesi için, porselen demlik kullanmaya dikkat edelim.
Çayı demliğe koymadan önce soğuk suyla çalkalayıp süzelim. (Bu işlem çaydaki toz zerrelerin vs. temizlenmesini sağlar.)
Çaydanlikta su kaynar kaynamaz hemen demliğe eklemeleyim. Kaynayan suyun buhariyla demlikte kuru cayin kavrulmasi, gevsemesi için yaklaşık beş dakika suyun kaynamasını bekleyelim.
Çay suyunu deme eklemeden once kaynayan suyun ısısının düşürülmesi iyi çay demlemenin püf noktalarından biridir. Çünkü kaynayan suyla çay demlendiğimizde çay haşlanır ve aromasını kaybetmesine sebep olur. Bu sebepten, ideal demleme ısısına ulaşmak için, kaynayan suyu 1-2 dakika dinlenmesi için bekletelim.
Evet … Demlikteki çay, saldığı muhtesem kokusuyla demlenmeye hazır olduğunu hatırlatıyor…
Nitekim, çayımız hazırdır… Afiyet olsun…